9 Ekim 2013 Çarşamba

AŞIRI DOZ ‘BEN’ ZANNI: GÜNEŞ-JÜPİTER KARESİ

Ay-Uranüs arasında meydana gelen 120’lik açı toplumsal konularda devrimsel hareketlerin olabileceğine işaret ediyor.
Yay-Koç aksında oluşan bu etkileşim felsefe, inanç, hukuk ve vicdani meselelerde oluşacak durumlara işaret ediyor. Tüm bu etkileşime eşlik eden Venüs’ün Yay yerleşimiyle iyimser, vicdanlı, toplumsal ahlak ve vicdan kurallarını önemser hale gelebiliriz. Burada dikkat edilmesi gereken nokta: AŞIRI olan her şeyden uzak durmaktır. Jüpiter dokunduğu herşeyi genişletir, büyütür ve abartır(!) Dolayısıyla, gerçekler dünyasında ayaklarımızı sağlamca yere her daim basmakta büyük yarar var. Ülke genelinde bakarsak devlet memurları, polisler, sağlık konuları yada güvenlik güçleriyle alakalı konularda ani gelişmeler yaşanabilir.
Güneş-Ay arasındaki 60’lık etkiyle ikili ilişkilerde başarılı olmak için sahip olunması gereken diplomasi, uzlaşmacı tutumlar ortaya rahatlıkla konabilir. Eril ve dişil enerjilerinde meydana gelen bu akış Jüpiter’in zaman zaman patavatsızlık noktasına vardıran yaklaşımlarını yumuşatacaktır.
Bireysel bağlamda başarmak ve parlamak için gereken ‘vizyon’ verecek etkiler mevcuttur. İlahi irade olan Güneş’in Ay’la böylesine uyum için olması ruhun geçmişten getirdiği karmik enerjilerin temizlenmesi olarak yorumlanabilir.
Terazi-Yay aksında oluşan bu etkiyle ilişkilerde sırtımıza yük olan geçmiş karma borçlarımızı ödeyebilecek fırsatlar önümüze çıkabilir. Psikolojik olarak vicdanın güçlü kollarına sağlam bir inançla kendimizi bırakırsak ruhun arınmasına yardımcı olabiliriz. Elbette mevzunun içinde Güneş varsa mutlaka kariyere etki söz konusudur. Kariyerimizle alakalı güzel adımlar atabilir yada yönetici konumundaki kişilere kendimizi doğru ifade edebiliriz. Ortaklık, ikili ilişkiler gibi konularda doğru adımlar atabiliriz. Elbette Güneş-Jüpiter 90’lığı mevzuyu zorlaştırıyor çünkü kendimizi ifade ederken aşırı kibir, ego ve ben noktasında ZAN perdesine takılıyoruz.
Başarının önündeki en büyük engel kendimize bile söylemekten kaçındığımız eksiklerimizdir. İş konusunda aşırı özgüven bazı durumlarda çok fazla BEN öznesine sığınmamıza neden olur. Ben’leri aradan atalım Biz Olalım! Çünkü, herşeyi tek başına yapmamıza ihtimal yok. Ayrıca, bu etkileşim tembellik verebilir. Aşırı BEN YAPARIM dediğimiz herşey zaman kaybetmemize sebep olabilir.
Toplumsal anlamda yönetici pozisyonunda yer alan kişilerin dogmatik ve aşırı davranışlar sergilemesinin kuvvetle muhtemel olduğunu söyleyebilirim. Gökyüzü BİZ demeyi Ya Öyle yada BÖYLE mutlaka öğretecektir(!) En güzele emanet olun, hayırlardan hayrın kolaylıkla gelmesini temenni ederim.
Asrolog Güçlü Metin