Güneş olduğunu düşündün mü?
Ay mısın yoksa?
Ya da bir fidan?
Bir toprak?
Ey İns’AN’
Köklen hayata!
Sevgiyle ve sımsıcak bir Halife bilinci misali
Kerelerce vazgeçip tekrarladığın nefsinden,
Seni sıkan tüm alışkanlıklarından,
Ve defalarca OL hükmünce oldurtamadığın,
İns’ten An olmaya,
Zaman’ın olmayan hakikatinden,
Ve dahi İNS bilincinden bıkmadın mı?
Bilinç katmanları öz varlığındaki ALLAH bütünselliğine,
hiçliğin muazzam çokluğunu dıştan içeri HAYY hakikatince yaşatırken,
en mükemmel SEN; O halinde,
Var olmadığın BEN bilincinde,
HAKK tecellisinin aydınlık karanlığında,
Tam olarak KABİR hayatında çözülmeye başlar
Cehennem en karanlık aydınlığı seni tüm alışkanlık gereksizliğinden çözerken,
Aslın som CENNET bahçelerinde GÜL perdesinde,
Akşam Güneşi’nin parlak ŞEMS SURESİ’nde aşikar eder
Vaziyet her AN bir NEFS’ten NEF’ES’e esebilmek,
Senden az bazen çok olabilmek
Her an her hale UYUM ve AHENK içinde
TESLİM olabilmektir
SUBHAN denizinde ALLAH bütünselliğine,
Bilincin AZİM notasına tüm İMAN gücünle basabilmek meselesinde,
Hak tecellisi ile SUBHANALLAHİ’L AZİM olabilmektir
Rahman, Rahim içinde gizlenir
Hakikat insan olan her bir kişiyi SURELERE ayırırken
Her yaşanan ayrı olay, durum ve kişi ayrı bir surenin AYETi oluverir,
OL’AN’ HAYR olur bu sebeple
Hayat tam da bu’dur HAKK tecellisinde
Yunus ve Balık,
Dünya ve İnsan olur hayat bazen
Sonra mis gibi AMBER olur,
Ayetü’l Kürsi kokmaya başlar bilinciniz
Süreniz Bak-ARA olur
Arayışın yolculuğu; aramadığın şey olur
Yunus O zaman balığın karnından kurtulur
NEFS’ten NEFESE kocaman bir HAYAT olur
Mevlana ve Şems,
Aşk ve Çile
Öz varlığındaki USTA ve ÇIRAK
HAKİKAT tecellisindeki tüm bilgileri tek bir sisteme bağlayan
Bilgi yükünü at,
Hak bilgisine bağlan,
Deliliğin sınırında aşk pervanesi olarak
Hiç ve cahil bir bilgelik okyanusunda yıkan,
İçimdeki nehir bazen öyle derin akar ki,
Yıkanmaz ruhum,
Derin ve boğucudur gerçeğin gerçek olmayan,
Yalan sandığın gerçeğin iki yüzü,
Bir yüzümde aşk,
Ötesi sonsuz BİR
SEÇ birini, Aşk’a uzat bilincini
Zaten aşk her yer;
anlayana, görene ve bilene
Musa ve Firavun,
Şeriat ve Nefs
Tam bir KIYAM hikayesi ki;
Kıyam-Et sin bilincin
Madde ve mana hükmünden,
Secde bilincine yolculuk
Şeriat bir nevi “HAKİKAT”
Vekil olan ALLAH’ın her an,
Kehf Suresi yolculuğuna Hoşgeldin
Hızır bilincin UY-AN
Yusuf Ve Kuyu,
Sadece sen kör karanlık kuyulardan çıkarsın
Ve sadece
Rüyana inanırsan CENNET BİLİNCİ’ne geçersin
Herkes bir rüyanın HAYAT denizinde
Yusuf misali,
Sen misali,
Kur’an misali...
Yeni OL’an’ Ay değil zira
Kaderine ‘YENİLEN’ hükmü geldi!!!
Allahumme salli ala seyyidina Muhammed